Lara’ya yakışır

Dünya Plaj Hentbol Şampiyonası 22-27 Haziran’da Lara Plajı’nda gerçekleşecek.

Muratpaşa Belediyesi’nin ev sahipliğindeki turnuvaya 24 ülkeden kadın, erkek sporcularla birlikte spor medyasından çok sayıda yabancı konuk bekleniyor.

Süleyman Evcilmen Başkan’ın Lara Bölgesi’ne verdiği önemi biliyorum.

Lara Falez Kıyı Bandı Düzenleme Projesi’ni, temalı ve spor imkanı sunan parklarını daha önce bu köşede yazmış teşekkür etmiştim.

Şimdi de sporu uluslararası bir organizasyonla Lara’ya taşıdığı için yeniden “ Sağol Başkan” demek istiyorum.

Malum Lara Plajı benim vazgeçemediğim sevdam.

Bu kumsala komşu oluşumuzun 25. yılını kutlamaya hazırlanıyorum.

Bu alana küçük bir katkı yapanı da tüm Lara severleri de hep başımın üstünde taşıdım.

Tüm çalışmalara destek olmaya çalıştım.

Lara hakkında gündeme düşen tartışmalarda taraflara az aklımla yol gösteremeye, yaşananlara tarafsız bir gözle bakmaya, gelişmeleri en detaylı şekilde sizlerle paylaşmaya özen gösterdim.

Dinleyen de oldu, sırtını dönen de…

“Çıkarın ne?” diye soran da oldu, gönülden destek veren de…

Dedim ya; Lara benim için çok özel, gözbebeğim, çeyrek yüzyıl oldu, onda çok emeğim var. İşte bu yüzden, Avrupa’da kabul görmüş modern standartlara sadık kalarak Lara’da, gelişime açık, değişime çağdaş kararlarla destek olanlara özel bir yakınlık duyuyorum.

Lara sevgisi sözde kalmayanlara kendimi hep borçlu hissediyorum.

Son olarak, “Lara için yola devam!!!” diyorum ve Evcilmen Başkan’a “Lara’da daha yapacak çok işimiz var. Yaşayan, yaşatan, Antalyalının, yerli, yabancı turistin çekim merkezi olacak alanları da bu bölgede hayata geçirmeliyiz” diye seslenerek, köşemden kucak dolusu alkış gönderiyorum.

Son bir hatırlatma: Düden Gençlik Parkı’nda, şelalenin döküldüğü noktada henüz bir çalışma başlamadı. Bu alan için önce ihaleye çıkılacak ve sanırım düzenleme sonra olacak. Irmağın denize döküldüğü yerde her gün binlerce turist fotoğraf için duruyor ve en az bir saatini tam orada geçiriyor. İsteyen gelip, yola komşu otoparkta bekleyen onlarca otobüsü görebilir.

Bildiğim kadarıyla bu bakımsız parkın sahibi belli değil.

Zamanında hukuki sorunlar yaşanmış ve ağaçlar, çiçekler ve çevre düzeni ortada kalmış.  

Bu yüzden Muratpaşa Lara Falezleri’ni düzenleme projesi kapsamında çürük diş gibi duran bu terkedilmiş yaban toprağa girip, çalışma yapamıyor, Büyükşehir ihaleye çıkarak acil çözüm arıyor ancak zaman hızla geçiyor.

Gün kaybını önlemek için yetkililere teklif edebileceğim bir çözüm yolu arıyorum.

Antalya Valiliği’nin İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü’nden bana gelen yazının 14. maddesinde “Düden Şelalesi’nin bulunduğu yerde yer alan Gençlik Parkı’nı çok sayıda yerli ve yabancı turistin ziyaret ettiği dikkate alınarak, parkın genel bakım ve temizliğinin sürekli yapılması” gerektiği yazıyor.

İhale süreci sonuçlanana kadar, en azından işte bu maddeye dayanılarak, turizme destek amaçlı, bazı bakım ve onarımların, seçilmiş, atanmış sorumlularca, yetki dağılımına bakmaksızın, aralarında konuşarak, anlaşarak yapılabileceğini düşünüyorum. Umarım ihaleden ve çalışmalardan kısa sürede sonuç alınır, Lara Falez bandı yeşil ve mavinin birleştiği upuzun bir çizgi olarak Antalyalının doğaya sevgisini, saygısını simgeler.

Pistimi  de yaparım, ralliyi de kaparım

Kosifler Otomotiv’e bağlı Antalya BMW’den, Tevfik Erdem Ağabey bana bir elektronik posta göndermiş ve geçen hafta Volkswagen’in bir ürününün dünya lansmanını Antalya’da yapmasından duyduğum mutluluğa yürekten katıldığını yazmış.

Gelen bu mesajdan öğrendiğime göre, 20 Şubat’ta, BMW de yeni 5 serisi tanıtımı için tüm dünyadaki temsilcilerini Lizbon’a davet etmiş.

Bu organizasyonun öncesi ve sonrası çalışmalar da dikkate alınınca, Portekiz’in Başkenti 10 hafta inanılmaz bir yoğunluk yaşamış ve bu süreçte Avrupa Futbol Şampiyonası’nı aratmayan renkli görüntülere şahit olunmuş.

Tevfik Erdem de bir Antalya aşığı Türk olarak, hemen gelecek tanıtımlardan birinin İstanbul’a ya da Antalya’ya alınması için yerinde lobiye başlamış.

Aldığı yanıtları da benim için özetlemiş.

Ben de şimdi bu köşeden, çok haklı ve yerinde bulduğum, “Neden bu organizasyon Türk Bayrağı altında olamadı?” sorusuna verilmiş, bugüne kadar kayıt dışı kalmış, BMW damgalı cevapları size aktarıyorum.

1. Böyle bir tanıtımın İstanbul’da yapılma şansı çok fazla idi fakat otellerde yeterli yer yoktu ve fiyatlar çok yüksekti.

2. Antalya’da yeterli yer vardı, fiyatlar da çok çok uygundu ancak test sürüşleri için standartlara uygun bir pist alanı ve yanında eğitim verilebilecek uygun salonlar yoktu.

Bana gelen ek bilgileri de bu iki saptamanın üstüne koyalım.

Dünyada üretim yapan kırktan fazla dev firma var.

Bu dünya devleri her yıl yüze yakın, çok büyük bütçeli, uluslararası, en az 15-20 gün süren organizasyonlar yapıyorlar.

Belli ki ortada şimdilik boyumuzu aşan bir düğün pastası var.

Ancak biz ucundan küçük bir dilim kapsak bile, otomotivle her yıl Antalya’nın hedeflerine yüzde 1-2 artı koyarız. Hatırlayınız, neredeyse kışı kurtaran futbol takımları on yıl önce nerdeydi? Şimdi yüzlerce takım geliyor, aralarındaki turnuva Eurosport’ta canlı yayınlanıyor.

Araç sektörü Antalya için;

Kaç kişi demek?

Ne kadar gelir zıplaması yapar?

İsteyen otursun hesaplasın, benim bu konuya dalışımın sebebi para ya da kelle sayısı değildi. Antalya’nın marka değerinin yükselmekte olduğunun ve dünya yıldızlarının da kendi logolarıyla Antalya ismini yan yana kullanmaktan rahatsız olmadığının kayıt altına alınmasını amaçlamıştım yazımı kaleme alırken.

Şimdi bu son bilgiler ışığında ortaya çıkan durumu yeniden mercek altına alırsak,  Antalya’nın kaliteli bir sürüş pistine ve yan ünitelere sahip olmayı yakın dönem planlarına almaya karar verme zamanı gelmiştir.

Ben de Formula 1 kaçsa da, aramız bir türlü ısınamayan Otomobil Sporları Federasyonu, Dünya Ralli Şampiyonası’nı İstanbul’a çekmek için alttan ince ince çalışsa da, “El mi yaman biz mi yaman?” gösterme zamanı diyorum, “Pistimi de yaparım, ralliyi de kaparım” diye de iddiamızı Antalya adına ortaya koyuyorum.

SABAH AKDENİZ’DEN ALINMIŞTIR