Perinçek, Ermeni Soykırımı ve Lozan

Ermeni Soykırımı safsatasının bütün dünya gündeminde son derecede yoğun bir şekilde yer aldığı 2005 yılında İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek; çok büyük bir vatanseverlik örneği göstererek, büyük bir cesaretle kendisini meydanlara atmıştı.
Türkiye’de gösterilen tepkilerle yetinilmeyerek; kendisi gibi düşünen vatanseverlerin ve Atatürk Düşünce Derneği’nin de katılımıyla, “2005 LOZAN” etkinliği düzenlendi ve “LOZAN’I DELDİRTMEYİZ” sloganıyla yola çıkıldı.
Bu etkinlik tamamen hiçbir siyasi çıkar amacı gözetilmeden tamamen ulusal çıkarlarımızı korumaya ve Lozan’ dan sesimizi bütün dünyaya duyurma amacıyla başlatılmıştı. Amacına büyük ölçüde ulaştı ve üzerine hiçbir gölge düşmeden başarıyla sonlandı.
Çeşitli siyasi partilerden çok değerli insanlar, eski bakan ve milletvekilleri, üniversite mensupları, rektör, dekan ve akademisyenler ile milliyetçi vatandaşlarımız bu etkinliğe katılmışlardı. Çok değerli büyüğümüz, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Rahmetli Rauf Denktaş etkinliğin en önde gelen isimlerindendi. Onun varlığı katılanlarda ayrı bir heyecan yaratmıştı. Eşimle ben de büyük bir heyecanla bu etkinliğe katılanlar arasında yerimizi almıştık.
ADD’ nin gerek Türkiye, gerekse İsviçre ve Avrupa’nın diğer ülkelerinden gelen örgüt üyeleri, katılımlarıyla etkinliğin daha çok önem ve anlam kazanmasını sağlamışlardır. Yapılan kapalı salon toplantısı Sayın Doğu Perinçek’in konuşmasıyla açıldı ve Rahmetli Rauf Denktaş’ın yaptıkları etkili konuşma ile heyecan doruğa tırmandı.
“Buradan bütün dünyaya bayrak tutuyoruz, Lozan’ı deldirmeyeceğiz, Sevr’i hortlatmayacağız, Türkler’in Ermeniler’e soykırım yaptıkları iddiası büyük bir yalandır” nidalarıyla atılan sloganlar İsviçre semalarını çınlattı. Daha sonra düzenlenen 5 000 kişilik çok görkemli bir yürüyüşten sonra kongrenin yapıldığı tarihi kongre binasına gidildi. Bu etkinlik ve yürüyüş çeşitli ülkelerden gelen televizyon muhabir ve  kameramanları tarafından izlendi ve kayda alındı. Sanki Lozan Konferansı’nın toplandığı gün yeniden yaşanmaktaydı. Etkinliğe katılan herkes kendisini Lozan Konferansı’nın bir murahhas üyesi olarak görüyordu. Türkler adeta İsviçre’yi ayağa kaldırmıştı.
Buradan yükselen heyecan kasırgası dalga dalda bütün Avrupa’yı sarmıştı. Bundan kuşku duyan ve ülkelerinde “Türkler soykırım yapmadı” diyenleri tutuklama kararı almış olan İsviçre Hükümeti gönderdiği bir polis ekibi ile Perinçek için aldığı tutuklama kararını tebliğ etti. Bu durum kongreye katılanlar tarafından çok büyük bir tepki ile karşılandı. “Bizi de götür, bizi de götür” haykırışlarıyla yeri göğü inleten bir direniş başladı. Doğu Perinçek yaptığı konuşmayla sükuneti sağladı ve getirilen arabaya alınıp götürüldü. Uzun süren ifadesinden sonra sabaha karşı serbest bırakıldı ve hakkında dava açıldı.
Daha sonra hakkında dava açılan Sayın Perinçek için İsviçre topraklarına bastığı anda tutuklanması için karar verilmiş ve arkasından mahkum edilmişti. Bu tarihten itibaren büyük bir hukuk davası başladı. İsviçre Mahkemeleri nezdinde yapılan savunma ve itirazlardan sonuç alınamayarak Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne dava açılması zorunda kalınmıştı.
Bu Doğu Perinçek’in tek başına yürüttüğü büyük bir fazilet mücadelesi idi. Sekiz yıl süreden sonra A:İ:H:M’ de açılan dava sonuçlandı ve mahkeme Doğu Perinçek’in suçsuz olduğuna karar verdi.
Alınan bu sonuç asla küçümsenmemesi gereken büyük bir zaferdir. Hem de sadece Doğu Perinçek için değil Türkiye Cumhuriyeti Devleti için daha büyük bir önem ve değerdedir. Zira bu kararla Türkler uydurulan yalanlarla haksız yere itham edildikleri soykırım yalanı suçlamasından da aklanmış olmaktadır.
ABD ve Avrupa’nın birçok ülkesinde parlemontalardan “Türkler Ermeniler’e soykırım yaptı” kararının çıkarıldığı veya çıkarılması için büyük çabaların gösterildiği bir dönemde alınan bu karar tartışılmayacak büyüklüktedir.
Ne var ki bunu sağlayan Türkiye Cumhuriyeti ve Atatürk Türkiyesi’ in vatansever evladı Doğu Perinçek; kendi ülkesinde,  yalan-yanlış ve kasıtlı  bir takım ithamlarla mahkum edilmiş olup cezaevinde çile çekmektedir..
Halkımızın, büyük bir ilgiyle; tarihte ve dünyada benzeri görülmemiş yolsuzlukların  ortaya çıktığı talihsiz olaylara odaklandığı dönemde, ne yazık ki bu önemli konu kamuoyunda yeterince ilgi görememiş ve tabiri caizse güme gitmiştir.
Konuyu ülke gündemine taşımayı kendim için bir vatanseverlik borcu saydım. Takdir yüce Türk milletinindir. Dilerim “Testiyi kıranla suyu getiren” bir tutulmaz.
Sayın Doğu Perinçek’i kutluyor, Türkiye Cumhuriyeti’nin bir vatandaşı olarak kendisine teşekkürlerimi ve en derin saygılarımı sunuyorum.
www.sadikozen.com  

Yayın Tarihi
21.12.2013
Bu makale 8078 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Bu makaleye ilk yorumu yazan siz olun.

Yazara Ait Diğer Makaleler

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!