Volkan Konak.. Külüstür mantık!

Volkan Konak, Trabzon Belediyesi’nin, Akyazıspor kompleksine isim önermesine, karşı çıkıp Trabzonspor üyeliğinden istifa ettiğini açıklarken, bayrağının 2. kutsal bayrak olduğunu, camianın saygın bireyleri(!) dedikleri her kimlerse onlara, güneşli günler(!) dilediği açıklamasını da okumuş bulunuyoruz. Güneşli günler ‘dilemediği’, bencil ve menfaatçi dediği insanlara -ki, Volkan Bey gibi düşünmeyen üyelerden olduğum için, herhalde o taraftayım!-, Fikret alıntısı dizelerle; ‘Yiyin efendiler yiyin, aksırana kadar, tıksırına kadar yiyin’ diyerek de sunduğu hurafeleri eleştireceğim…

***

Kim bu Volkan Konak demeyeceğim, kendisini, kendisine anlattırıyorum: “Benim ideolojim hümanist, ırkçı olmayan, inanç faşisti olmayan, insan seven, sosyal demokrat ve emekten yana olan bir yapım var.…Benim dinim Mevlana, Yunus Emre dinidir…. Benim kendi ülkemin insanına ağzımdan tek kelime kötü bir laf çıkmaz kendimi yok ederim.. Öz geçmişimi çok merak eden varsa Maçka’ya gider dedelerimin molla olduğunu, hafız olduğunu görür benim kim olduğumu öğrenir. Biz İslam dinini çok iyi biliriz….Yaşadığım sürece ben insanıma ve ülkemin değerlerine asla ve asla kötü bir söz söylemedim… biz Ecevitçiyiz…” diyordu…

***

“Kişi doğru hareket edebilmek için neyin “doğru” olduğunu bilmek zorundadır. Volkan Konak kardeşim de Bilmediğini Bilmeyenlerden biri; Trabzonspor bayrağı 2. kutsal bayraktır buyurmuşlar ama; saçma sapan bir söz, Kutsallığın anlamını; TDK sözlüğü’nden ifade edersem; din oluyor; Trabzonspor’umuzu-bayrağını severiz ama, tapacağımız veya yolunda can vereceğimiz derecede sevdiğimiz bir şey ya da tanrıya adanmış, tanrısal olan şey olmuyor; haliyle de bendenizden öğreneceği çok şey bulunuyor.

Dünya Bankası adamı Kemal Derviş’i ülkemizin başına bela eden Ecevit/ciliğ/in/Sosyal Demokratlığın, tıpkı milliyetçilik, İslamcılık vb.. gibi, Amerikancılık (IMF-NATO-BM-Dünya Bankası vb../Anglosakson-Judea ortaklığı işbirlikçiliği) olduğunu bilmediği gibi;“ Benim dinim Mevlana, Yunus Emre dinidir.. Biz İslam dinini çok iyi biliriz....” açıklamaları da bilgidışı oluyor. ‘Mevlana, Yunus dini’ diye bir din yok; ortadaki Mevlanacılık, Yunusculuk da zaten, İslamdışılık oluyor. “Ben yaşadıkça Kuran'ın bendesiyim, Ben Hz Muhammed-in (sav) ayağının tozuyum. Biri benden bundan başkasını naklederse; Ondan da bizarım, o sözden de bizarım(şikayetciyim).” diyen Gerçek Mevlana olduğuna göre, ‘hümanist Mevlana’ denilen zaten, Sahte Mevlana oluyor. Allah’ın; ‘teklifini’ kabul edenlere mükafat olarak vaad ettiği Cenneti istemeyen(!) Yunusculuk da İslam anlayışı olmuyor. Siyaset yanında, din bilgisi derslerime de bekliyorum!..

Volkan Konak’ın; Allah’ın, sadece bir yağmuru sebebiyle yarım bırakmak zorunda kaldığı Mersin konserinde; “Benim kıblem insandır. Ben insanı seviyorum. Başka bir şey beni ilgilendirmiyor.” şeklinde bir açıklaması da oldu ki, eyvah ki eyvah! O çok iyi bildiğini zannettiği din/İslam; teklif ettiğini kabul etmeyene, insan demediği yanında; inananı’na, Allah’ı ve Peygamberini sevmeyen insanları, sevmemesi gerektiğini de söylüyor.  İslam bilgisi esasta yok; derslerime devamlılığı olması da gerekiyor!.. 

Maçka’ya gider dedelerimin molla olduğunu, hafız olduğunu görür’ diye de buyurmuşlar da dedenin ve/veya babanın oğula ve/veya toruna kimlik kazandıramayacağını; Müslümanın, Müslümandan başka bir kimlikle(!) anılamayacağını; mesela, Nuh aleyhisselam üzerinden gelen, teklifi kabul etmeyip Kurtuluş Gemisi’ne binmeyen oğul ile o an da aile bağı ipinin koptuğunun da bilinmesi gerekiyor! ‘İnsanıma ve ülkemin değerlerine asla ve asla kötü bir söz söylemedim’ de dediler ama, ‘Sırtını denize dönen adamların olduğu Trabzon’ ne siyasette, ne sporda ne de sanat ve kültürde bir adım ileri gidemez derken ne dediğini bilmiyordu. Onun gibi düşünenlere de ders verecek; mesela, BM-Dünya ülkeleri iddialarıyla gelen, Küresel Isınma Var zırvasını bu ülkede ‘tek yalanlayan eser’ sahibi Trabzon’lu-Trabzon’da yaşayan bu ağabeyi, kendisine; Karadeniz müziğini ‘sentez’ yapmak, Karadeniz kültürünü ‘dönüştürmek olur, lütfen yapma’ da diyecek...

***

Bu noktada, eser-sanatkâr/sanatçı kimdir(?) sorununa cevap aradığımızda; her alandaki “Sanat/Eser/Sanatçı” denilen için; “Varoluşun başka bir açıklaması olmadığı için de” de Kutsal  gelenekten beslenmesi gereken eser-kişi olur diyebiliyoruz. N.F.K.; “Anladım işi, Sanat Allah'ı aramakmış/Marifet bu, gerisi çelik çomakmış!” deyişiyle, çelik-çomakçıları gösterirken; ünlülerde pek fazla sanat-sanatçı göremediğim de benim şahsi kanaatim olduğu bilinebiliyor.

Volkan Bey, 2013 yılındaki bir röportajında, “..sanatla uğraşan insan asla kutuplaşmaz” diye buyurmuşlar da, üyelikten istifa açıklamaları içeriği, bizatihi kendisinin kutuplaştığını/kutuplaştırıcı olduğunu; sanatçıyım iddialarını tekzip ediyor! Belediyenin isim önerisi bana sorulsaydı eğer, -Yapmayın derdim; varsayalım ki de önerilen isim uygulandı; Trabzonsporluluk, birruh’tur, şapel/kilise yapmaması gerekirken yapan başarısız Trabzonspor Yönetimine, yazılarım ile tek karşı çıkan ben olmama rağmen de üyeliğinden istifa mı ettim; kişilere kızıp istifa etmek, o ruhun yaşanılmadığını gösteriyor; müzisyenimiz ideolojisini belirtip duran biri, tercihi ideolojik oluyor.

Yiyin efendiler yiyin, aksırana kadar, tıksırına kadar yiyin’ dizeleri alıntılandı da alın(tılan)mayan dizelerdeki; “Haseb, neseb, şeref, oyun, düğün, KONAK, saray; BÜTÜN SİZİN....Yiyin efendiler yiyin, bu han-ı iştiha sizin; Doyunca, tıksırınca, çatlayıncaya kadar yiyin” dizelerinin, kimi anlattığının da bilinmesi gerekiyor; benim han-ı iştaham sadece, kaybettiğimiz hazine olan bilgi(lenme)’ye; bu iştaham; tıksırsam da çatlatsam da sürecek; “kendine ait olmayan güneş” üzerinden ‘Güneşli günler’ sunmak, ölüye, “Işıklar içinde yat” bilemeyişi benzeri gibi duruyor!..

Volkan Konak Bey’in söyledikleri; “Dertliyim Kederliyim” isimli parçadaki; “Gökteki Yıldızları, Sayalım Elli Elli, Bu Dünyadan Fayda Yok, Öteki de Şüpheli” sözlerindeki, “Öteki de şüpheli” ifadesi; inananını ‘şüpheli!!’ konumuna düşürür; bilgilenmek isteyenlerin, şehr-i trabzon’un Turabozan/Yanlış sil(dir)en bu evladının, rahle-i tedrisatının misafiri olmaları gerekiyor!..

Külüstür mantık ise, ayaktaki çorap kokması’ndan bile daha kötü bir mantık türü oluyor!..

http://www.ahmetmusaoglu.org

Yayın Tarihi
26.09.2014
Bu makale 5895 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Bu makaleye ilk yorumu yazan siz olun.

Yazara Ait Diğer Makaleler

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!