BARANER; 'ARTIK ÖNEMLİ OLAN ÜRÜN DEĞİL PAZARLAMA'

YÖRSİAD Mart Ayı Olağan Toplantısı Hotel SU’da gerçekleştirildi. Yoğun katılımın yer aldığı toplantıda konu turizm, konuk ise turizm duayenlerinden TÜRSAB Yurt dışı temsilcisi Hüseyin Baraner oldu. Baraner, 2030’lı yıllarda tuırizmde ve Antalya’da neler olacağını anlattığı sunumunda, “Antalya gelecekte dünyanın en önemli beş turizm destinasyonundan birisi olacak“ dedi.

Sadece bu sezonu değil, önümüzdeki 20 yıl içerisinde turizmden neler beklendiği konusu, konuk Hüseyin Baraner tarafından katılımcılara paylaşıldı. Deneyimlerini YÖRSİAD üyeleri ile paylaşan Baraner, gelecek yıllarda turizmde marketing ve pazarlamanın daha ön planda olacağını, Antalya'nın gelecek yıllarda dünyanın en önemli beş turizm destinasyonundan birisi haline geleceğini söyledi. Toplantı öncesi YÖRSİAD üyelerinin şirket tanıtımları yapıldı.

Antalya gelecekte dünyanın en önemli beş turizm destinasyonundan birisi olacak!

20 Yıl öncesi ve 20 yıl sonrasındaki turizmi değerlendiren Baraner, YÖRSİAD’ın davetine teşekkür ederek Antalya’da turizme ilk başladığı 1978 yılından günümüze ve 20 yıl sonrasının turizminin nasıl olacağını deneyimleri ile birlikte YÖRSİAD üyeleri ile paylaştı. Baraner,“Antalya gelecekte dünyanın en önemli buluşma noktalarından biri olacak. Çok parlak bir destinasyon haline gelecek. Arsası, evi, yatırımı olanlar sakın ola yerinizi satmayın, iddia ediyorum ki; Antalya belki kendileri için o kadar geçerli olmasa bile gelecekte dünyanın en önemli buluşma, tatil, yaşam noktalarından biri olacak” dedi.

Artık önemli olan ürün değil artık pazarlama!

Deneyimlerini YÖRSİAD üyeleri ile paylaşan Baraner, Antalya'nın gelecek yıllarda dünyanın en önemli beş turizm destinasyonundan birisini olacağını söyledi Baraner,” Antalya’da en fazla 20 yıl sonra 20 tane büyük, beş yüz oda ile iki bin odaları arasında Avrupa’nın yaşam köyü olacak. Burayı tercih edenler misafirler gelişen ulaşım teknolojisi ile de çok kısa sürede Avrupa’ya evlerine gidip gelebilecekler. 20 yıl sonra Antalya’yı çok değişik pazarlayacağız. Örneğin artık insanlar iki hafta Antalya tatili satın almayacak. Bunun yerine Antalya abonmanı alacak. Antalya’dan yaşam ve tatil hakkını alacak. Artık insanlar peşin para ile yaşam hakkı satın almaya gelecek” dedi.

Baraner´in Antalya için somut 11 önerisi:

1. Antalya gelecek yirmi yılda turizmin yanında dünyanın en önemli yaşam merkezlerinden biri haline gelecek. Tatil kadar yaşamak için de gelenler olacak. Yabancılar için Antalya´da devasa 200 – 2000 haneli yaşam köyleri kurulacak.

2. Antalya-Afyon arasında yürüme ve bisiklet yolu inşa edilecek ve dünyanın en uzun yaşam ve sağlık rotası olarak “Health Route 66” olarak yaşam, sağlık ve zindelik arayan milyonlarca insana hizmet verecek. “Health Route 66”i müşteriler etap olarak hem yürüyebilecek, hem bisikletle gezebilecek, hem istedikleri yerde araba ile de yoluna devam ederek bitirebilecek. Müşteriler aynı zamanda Antalya´da tatil yaparken yürüyerek ve gezerek Afyon´a ulaşıp orada da zindelik için termal tatile devam edecekler.

3. Antalya Spa, wellness, fitness ve spor imkanlarını daha da genişleterek aynı zamanda bir “soft butik klinik” merkezine de dönüşecek. Marka oteller spalarını genişleterek tesislerine “butik klinik”leri de ekleyecek. Antalya dünyanın en büyük etkinliklerini hem kendi üretecek, hem de onlara ev sahipliği yapacak. Yılın 365 gününde her türlü müşteri talebi için dünya çapında etkinlikler yapılacak.

4. Antalya bir-iki hafta tatil paketlerinin yanında tur operatörleri tarafından “Antalya Abonman” olarak yaşam-tatil paketi olarak da satılacak. Yıl içerisinde 2-3 ay konaklamalı ve için kültür gezileri, wellness, trekking ve spor gibi hizmetlerin de bulunduğu paketler yoğun bir şekilde satılacak.

5. Antalya Kaleiçi bir “Anadolu Kültürleri Merkezi”ne dönüştürülecek, Anadolu´nun en önemli turistik belde ve kentleri, Antalya Kaleiçi´nde bir açık hava müzesinde olduğu gibi kültür ve turistik ürünleri sunarak, Antalya´da büyük bir tanıtım ve pazarlama platformu oluşturulacak.

6. Gazipaşa Yolu Akdeniz bitkileri ve çiçekleri ile süslenerek bir sanat galerisi haline dönüştürülecek; benzin istasyonlarının ön cepheleri de çiçeklerle kaplanacak.

7. Kaş´tan Adana´ya kadar Toroslar´da kesintisiz yürüyüş ve bisiklet yolları inşa edilecek, ve tıpkı İspanya´da olduğu gibi her 10 kilometrede bir on-yirmi odalı, otantik restoranlı ve hizmet anlayışı olan, hacienda benzeri “Toroshane”ler yapılacak. Burada özellikle gurme uzmanlarına devlet tarafından birkaç dönümlük, küçük tahsisler verilmeli. Boğaçay projesi ile dünyadaki en yeni ve talep gören lifestyle yaşam tarzının Antalya´da da milyonlarca yerli ve yabancı turist gelecek.

8. Dünyanın en meşhur ve en önemli tarihi noktalarından biri olan Termessos´ta her yıl bir fikri ömür boyu en iyi şekilde savunup koruyan bir kişiye “Uluslarası Yenilmezlik Ödülü” verilecek.

9. Antalya kendini yeşil-botanik kent olarak pazarlayacak ve Antalya ile Gazipaşa üzerinden giriş yapan her turiste onun adına düzenlenen bir “Fidan Belgesi” verilecek.

10. Kruvaziyer turizminde Türkler hem gemi sahibi hem de işletmecisi olarak isim yapmaya başlayacak, çok ortaklı Türk bayraklı ilk lüks kruvaziyer gemileri Antalya Kruzvaziyer Limanı´ndan “back to back” olarak uluslar arası müşterilere hizmet verecek.

11. Antalya´ya dünyadaki 300 ayrı havalimanından haftalık veya günlük olmak üzere direkt uçuşlar olacak. Bazı havalimanları Antalya´ya “uçuş flat rate” olarak bağlanacak, yani, insanlar yıllık belirli sabit bir fiyat ödeyerek anlaşmalı olarak yılda en an 10 kere Antalya´ya uçma hakkına sahip olacak.

12. Antalya´da emlak fiyatları çok artacak. Yeni yaşam konseptleri, lifestyle, inhouse health ve wellness sistemleri ile Antalya emlakçiliği yeni boyutlar kazanacak; çok sayıda otelin işlettiği “yaşam köyleri” oluşturulacak. Marka oteller mevcut otellerine bağlı olarak ayrıca “yaşam köyleri” kurup Antalya´da uzun vadeli yaşamak isteyen uluslararası müşterilere hizmet verecek. Bu kriz bize pazarlamayı ve marketing kabiliyetini yeniden öğretecek! Krizin faydalarını da gördüklerini dile getiren Hüseyin Baraner, “ İçinde yaşadığımız kriz bize şu faydayı getirdi. Şu an belki çaresizliğimiz ortada. Pazarlayamıyoruz, istediğimiz gibi pazarlarda eskisi gibi hareket edemiyoruz.

Bu kriz bize pazarlamayı ve marketing kabiliyetini yeniden öğretecek. Çünkü biz Türkler şöyleyiz. Önce hep bir konuya odaklanırız, yürüdüğü kadar iyidir o iş bizim için. Durduğu zaman hemen onu geliştiririz. Her şeye rağmen Türkler kadar dünyada değiştiren, değişen ve geliştiren bir toplum yok. Her şeyi çok hızlı yaparız.

Türk turizminde kontrolsüz, plansız, stratejisiz olarak bir otelciliğe girdik. Yürüdük, daha inşaat halinde oteller doluyordu. Bu iş böyle bozuluncaya kadar iyi gidiyordu. Buna böyle devam edelim dediler. Ve bozulma bu yıl oldu. İyi de oldu bir bakıma. Bugün öğrendiklerimiz ile bu yıl 10 milyar dolar kaybettiysek beş yıl sonra 20 milyar kazanacağız. Çünkü bu işin gerçek ehemmiyetini bu kriz bize öğretti. Gerçek konu ürün değil artık pazarlama. Türkler beş ya da on yıl sonra kimsenin aklına gelmeyecek pazarla taktikleri geliştirecekler ve öncülük yapacaklar” dedi.

Bu yıl Avrupa’da sıkıntılar olacak, Rusya Pazarından sevindiren artışlar yaşayacağız!

2016 yılının turizmciler için oldukça zor bir yıl olduğunu, 2017 yılının da zor bir yıl olacağını ifade eden Baraner, “ Avrupa Pazarında sıkıntılar olacak ama Rusya’dan sevindiren artışları yaşayacağız” diye konuştu.

Soru cevap sonrası konuk Hüseyin Baraner’e YÖRSİAD Başkanı Semih Beken tarafından plaket yerine ANLED adına bir bağış belgesi sunulurken, günün anısına bir hatıra fotoğrafı çektirildi. Ayrıca Başkan Beken, Yörüklüğün simgelerinden keyfiyeyi konuk Baraner’e taktı.